Rekabet Kurumuna göre;
Rekabet hukuku, mal ve hizmet piyasalarında rekabetin korunması amacına yönelik olarak oluşturulan kurallar üzerine inşa edilmiş bir hukuk dalıdır. Mal veya hizmet piyasalarında iktisadi faaliyet gösteren teşebbüslerin eylem ve işlemlerini konu alan bu kurallar genel olarak üç başlık altında yer almaktadır. Bu çerçevede rekabet kuralları teşebbüsler arasındaki rekabeti sınırlayan anlaşma, karar ve uyumlu eylemler ile pazarında hâkim durumda olan teşebbüslerin bu durumlarını kötüye kullanmalarını yasaklamakta, belirli eşiklerin üzerindeki birleşme ve devralmaları ise kontrole tabi tutmaktadır.
Rekabet kurallarında öngörülen yasaklama ve kontrol ile temel olarak, mal ve hizmet piyasalarında kartelleşme ve tekelleşmenin önüne geçilmesi hedeflenmektedir. Nitekim piyasalarda meydana gelecek bu nitelikteki oluşumlardan rekabet kurallarının korumayı hedeflediği toplumsal refahın öncelikli unsuru olan tüketici refahı kaçınılmaz olarak zarar görmektedir. Diğer taraftan, bazı anlaşmalar rekabeti sınırlayıcı yönü bulunmakla birlikte, bu etkinin ötesinde iktisadi etkinlik/fayda da yaratabilmektedir. Rekabetin artışı yönünde net etki gösteren bu tür anlaşmaların kurulabilmesini teminen rekabet hukukunda muafiyet rejimi öngörülmekte, doğası gereği bu kapsama girmeyen kartel anlaşmaları dışındaki aynı (yatay) veya farklı (dikey) pazar seviyelerinde bulunan teşebbüsler arasındaki anlaşmalar muafiyet sistemi altında rekabet kurallarında öngörülen yasaktan muaf tutulabilmektedir.
Ülkemizdeki rekabet mevzuatının temelini oluşturan 4054 sayılı Rekabetin Korunması Hakkında Kanun’un (4054 sayılı Kanun) amacı Kanun’un 1. maddesinde, “…mal ve hizmet piyasalarındaki rekabeti engelleyici, bozucu veya kısıtlayıcı anlaşma, karar ve uygulamaları ve piyasaya hâkim olan teşebbüslerin bu güçlerini kötüye kullanmalarını önlemek, bunun için gerekli düzenleme ve denetlemeleri yaparak rekabetin korunmasını sağlamak” olarak ifade edilmektedir. Bu amacın gerçekleştirilmesine yönelik olarak Kanun kapsamındaki işlemler Kanun’un 4., 6. ve 7. maddelerinde olmak üzere üç ana başlık altında toplanmaktadır. Bu çerçevede 4054 sayılı Kanun’un 4. maddesi, Türkiye Cumhuriyeti sınırları içinde mal ve hizmet piyasalarında faaliyet gösteren ya da bu piyasaları etkileyen her türlü teşebbüsün aralarında yaptığı rekabeti engelleyici, bozucu ve kısıtlayıcı anlaşma, uygulama ve kararları, 6. maddesi, piyasada hâkim durumda olan teşebbüslerin bu güçlerini kötüye kullanmasını, 7. maddesi ise hâkim durum yaratmaya veya var olan bir hâkim durumu güçlendirmeye yönelik ve bunun sonucu olarak rekabeti önemli ölçüde azaltacak birleşme veya devralma niteliğindeki her türlü hukuki işlem ve davranışları konu almaktadır.
4054 sayılı Kanun’un esasını teşkil eden, emredici nitelikteki hükümler içeren 4, 6 ve 7’nci maddelerin getirdiği düzenlemeler teşebbüslere yöneliktir. Kanun’un uygulanmasında teşebbüs, “piyasada mal veya hizmet üreten, pazarlayan, satan gerçek ve tüzel kişilerle, bağımsız karar verebilen ve ekonomik bakımından bir bütün teşkil eden birimler” olarak ele alınmakta, bu çerçevede kamu teşebbüsleri ya da özel teşebbüsler arasında herhangi bir fark gözetilmemektedir. Diğer bir ifadeyle 4054 sayılı Kanun kamu teşebbüsleri için bir ayrıcalık öngörmemektedir. Bu çerçevede rekabeti sınırlayıcı anlaşma, eylem veya kararların kamu teşebbüslerince gerçekleştirilmesi durumunda, bu teşebbüsler de Kanun hükümlerine muhatap olacaktır. Bunun yanı sıra 4054 sayılı Kanun’da sektörel bir ayrım da bulunmamakta, tüm mal veya hizmet piyasalarındaki teşebbüs veya teşebbüs birliklerinin rekabeti sınırlayıcı eylem ve işlemleri Kanun kapsamında yer almaktadır.
Rekabet Hukuku Kapsamında aşağıdaki konularda hukuki yardım verebiliriz:
- Yerinde incelemeler ve soruşturmalar konusunda hukuki danışmanlık
- Bireysel muafiyet ve menfi tespit başvuruları
- Global çapta pişmanlık başvuruları desteği
- Birleşme, devralma ve ortak girişimler
- Rekabet hukuku danışmanlığı
Rekabet Hukuku kapsamında Haksız Rekabet sebebiyle;
- Tespit Davası (Bir eylemin haksız rekabet teşkil ettiğinin tespitine yönelik olarak açılır.)
- Haksız Rekabetin Men’i Davası (Halihazırda devam etmekte olan ve haksız rekabet teşkil eden bir durum ya da eylemin sona erdirilmesi amacıyla açılır.)
- Haksız Rekabetin Ref’i Davası(Haksız Rekabet sonucunda ortaya çıkan maddi durumun ortadan kaldırılması ve eylemin sonuçlarının giderilmesi amacıyla açılır.)
- Maddi Tazminat Davası (Haksız rekabet teşkil eden eylem sonucunda zarar gören kişilerin açabileceği bu davayla, maruz kalınan zararın tazmini amaçlanır.)
- Manevi Tazminat Davası
Eskişehirde Eskişehir Barosuna bağlı Avukat Murat Osman KANDIR Rekabet davalarında hukuki yardım vermektedir. Şirketler arası rekabet davalarında avukat yardımı önemlidir. Aksi halde hak kaybına uğrayabilirsiniz. Davalarınızda en kısa zamanda en iyi sonucu almak için hukuki yardım almanız faydanızadır. Şirketler arası rekabet Avukatı olarak hukuki yardım veren Avukat Murat Osman KANDIR Eskişehir Barosuna bağlıdır.